shape image

Kisilik bozukluklari

Paranoid Kişilik Bozukluğu

Bu kişiler sıkılgan ve kuşkuludurlar, her şeyden işkillenirler, sürekli olarak aldatılmaktan korkarlar.
Başkalarının davranışlarını, zarar vermeye yönelik ya da gözdağı veren davranışlar olarak yorumlama eğilimi içindedirler.
Birden kızgınlık gösterebilirler ve sürekli olarak kin beslerler.
Kişilerarası sıcaklıktan yoksundurlar.
Savunma düzeneği olarak yansıtmayı kullanırlar, kendi kabul edilebilir olmayan düşüncelerini ve dürtülerini başkalarına yüklerler. 
Yadsıma (inkar) savunma düzeneğini de sıklıkla kullanırlar, gerçekliğin acı veren, sıkıntı doğuran yanlarını kabul etmeyi reddederler, bunları görmezlikten gelmeye çalışırlar
Şizotipal Kişilik Bozukluğu
Başlıca özelliği yakın ilişkilerde birdenbire rahatsızlık duyma ve yakın ilişkilere girebilme becerisinde azalma ile belirli, toplumsal ve kişilerarası yetersizliklerin yanısıra bilişsel ya da algısal çarpıklıkların ve alışılagelenin dışında davranışların olduğu yaygın bir örüntünün olmasıdır.  
Strese tepki olarak çok kısa süren psikotik epizodlar yaşayabilirler (saatler süren). Küçük bir bölümünde şizofreni veya kısa psikotik bozukluk gelişebilir.
Şizotipal kişilik bozukluğu olan kişiler acayip, tuhaf ve şaşılası davranışları vardır
Çok değişik görüşler, büyüsel düşünme bu bozukluğa özgü belirtilerdir. 
Uygunsuz davranışlarından dolayı bu insanlar toplumdan kopuk yaşarlar. 
Şizotipal kişilik bozukluğunun şizofreni ile ilişkili hastalıklar kümesinden bir bozukluk olduğunu ileri süren görüşler de vardır. Bu özellikleri nedeniyle şizofreni, şizoid ve çekingen kişilik bozukluğu ile karışabilmektedir.

Şizoid Kişilik Bozukluğu
Başlıca özelliği sürekli toplumsal ilişkilerden kopma ve başkalarıyla birlikte olunan ortamlarda duyguların anlatımında kısıtlı kalma örüntüsüdür
 Bu kişiler duygusal açıdan içe dönüktürler, genellikle göz iletişimi kurmaktan kaçınırlar. Kendi içlerine gömülmüş, içe kapanmış ve soğukturlar, gerçekten bir yakınlık kurmaktan korkarlar. 
şizod kişilik bozukluğu sosyal fobi, çekingen ve şizotipal kişilik bozukluğu ile karışabilmektedir.
Sosyal fobisi ya da Çekingen kişilik bozukluğu olan kişilerden değişik olarak  Şizod kişilik bozukluğu olan kişiler insan ilişkileriyle ilgilenmezler ve toplumsal bir iletişim içine girme arayışı içinde değildirler.

Antisosyal Kişilik Bozukluğu
Başlıca özelliği başkalarının haklarını saymama, başkalarının haklarına saldırma ile giden yaygın bir örüntü olmasıdır. Bu tanı 18 yaşından önce konmaz (18 yaşından önce Davranım bozukluğu tanısı kullanılır)
.Bu kişiler, sürekli olarak başkalarını kandıran, başkalarını aldatan ve başkalarıyla olan ilişkilerini "işlerine geldiği gibi" yönetip yönlendiren, başkalarına saygısı olmayan kişilerdir. Yüzeysel olarak zeki ya da çekiciliği olan kişiler olarak görünebilirler. Araştırıldığında, öykülerinde, okuldan kaçmalarının olduğu, kavga ve dövüşlere karıştıkları, yasadışı eylemlerde bulundukları ve dürtüsel davranışlarının olduğu açığa çıkar.
Bu tanının konabilmesi için antisosyal davranışların 15 yaşından beri sürüyor olması ve o sırada kişinin en az 18 yaşında olması gerekir. 
Tutukevierindeki kişilerin çok büyük bir yüzdesinde antisosyal kişilik bozukluğu bulunur.
Bu kişilerin yaptıkları için vicdan azabı çekmemeleri ileri derecede ayırt ettirici özellikleridir. 
Narsistik Kişilik Bozukluğu
Üstünlük duygusu, beğenilme gereksinimi ve empati yapamama temel özellikleridir. Benlik saygıları kolay zedelenebilir. 
Narsisistik kişilik bozukluğu olan kişiler, çok önemli oldukları duyumunu taşırlar ve başkalarına saygısız bir kendini beğenmişlik içindedirler. Gerçekte eleştirilmeye ileri derecede duyarlıdırlar ve benlik saygıları çok düşüktür. 
Özel birtakım hakları olduğuna ilişkin duygular taşımaları geleneksel davranış kurallarını görmezlikten gelmelerine yol açar. Başkalarıyla eşduyum (empati) yapamazlar, yalnızca kendi bencil uğraşlarıyla ilgilidirler. 
Benlik saygılarının kırılgan olması narsisistik kişileri depresyon geçirmeye yatkınlaştırır. 
Bütün B kümesi kişilik bozukluklarıyla ayırıcı tanısının yapılması gerekir, çünkü hepsi narsisistik kişilik bozukluğuyla birlikte görülebilir.
Borderline
Kişilerarası ilişkilerde, benlik algısında ve duygulanımda tutarsızlık ve belirgin dürtüselliğin olduğu sürekli bir örüntü vardır. 
Bu kişilerin tutarsız insan ilişkileri, tutarsız duygulanımları, tutarsız benlik algıları ve dürtü denetimi bozuklukları vardır.
Kişilerarası ilişkilerinde önde gelen özellikler bırakılıp gidilme (terkedilme) korkusu ve bağımlılıktır. Duygulanımları oynaktır, bazen çökkünleşirler, kısa bir süre sonra kızgın ya da büyük bir sevinç içinde olabilirler
Davranışları öngörülemez, intihar girişiminde ya da kendilerine zarar veren birtakım eylemlerde bulunabilirler. Sıklıkla madde kötüye kullanımı ve majör depresyon eşlik eder.
Kendilerini ya da başkalarını "salt iyi" ya da "salt kötü" olarak görürler. Borderline kişilik bozukluğu olan kişiler aynı kişiyi bir yüceltirler, bir değersiz görürler. Bir kişiyi bir zaman göklere çıkarırken, başka bir zaman yerin dibine sokarlar. 


OKKB
 Düzenlilik, mükkemmelliyetçilik ve kontrol koyma üzerine aşırı kafa yormanın olduğu sürekli olduğu bir örüntüdür. 
Obsesif-kompulsif kişilik bozukluğu olan kişiler esneklikten yoksun, mükemmeliyetçi)kişilerdir. 
Yaşamlarının bütün alanlarında bir düzenin ve denetimin olmasına gereksinirler. Ayrıntılara takılıp kalmaktan ötürü işlerini bitiremeyebilirler. 
İlişkileri çoğu zaman çok soğuk ve katıdır, yakınlık kurmakta zorlanırlar. Günlük yaşamın olağan akışını bozan her şey onlarda büyük bir kaygı uyandırır. 
Çoğu kişilik bozukluğu olan kişiden değişik olarak obsesif-kompulsif kişilik bozukluğu olan kişiler kendi belirtilerini tanırlar ve bunların yarattığı sıkıntıyı kabul ederler.

ÇEKİNGEN KİŞİLİK BOZUKLUĞU
Toplumsal ketlenmenin, yetersizlik duygularının ve olumsuz değerlendirilmeye aşırı duyarlılığın olduğu sürekli örüntüdür.
“utangaç”, “ürkek”, “yalnız” ve “kendi halinde” kişiler olarak tanımlanırlar.
Çekingen kişilik bozukluğu olan kişiler görüşmeler sırasında utangaç ve kaygılı görünürler. 
Toplumsal ilişkilerden kaçınırlar, çünkü reddedilecek olma korkuları içindedirler.
Bu kişiler şizoid kişilik bozukluğundan değişiktirler, çünkü arkadaşlık kurmak isterler. 
Eleştiriye aşırı duyarlı olmanın ve yetersizlik duygularının bir sonucu olarak kendilerini toplumdan yalıtırlar, insanlardan uzak dururlar. 
Bu kişiler genel olarak "aşağılık duygusu" olan kişiler olarak tanımlanabilirler. 
Anksiyete ve depresyon, en sık birlikte görülen psikiyatrik belirtilerdir. 
Ayırıcı tanısının yapılması gereken başlıca durumlar şizoid kişilik bozukluğu ve sosyal fobidir.

BAĞIMLI KİŞİLİK BOZUKLUĞU
Uysal ve yapışkan davranışa ve ayrılma korkusuna yol açacak biçimde, aşırı bir düzeyde kendisine bakılma gereksiniminin olduğu sürekli bir örüntüdür. 
Bağımlı kişilik bozukluğu olan kişiler edilgen kişilerdir ve başkalarının kendilerine bakmasına gereksinirler. 
Karar vermekte güçlük çekerler ya da kendi sorumluluklarını almakta zorlanırlar. 
Bir ilişkide hemen kendileriyle ilgilenilmesine, önem verilmeye, umursanmaya, aldırış edilmeye gereksinirler; tek başlarına kalmaktan korkarlar. 
Bu kişiler bağımlı ve her şeye boyun eğen bir tutum içinde olma eğilimi taşırlar. Paylaşılmış psikotik bozukluk tanısı konan kişilerde genellikle bağımlı kişilik bozukluğu vardır. Ayırıcı tanısının yapılması gereken başlıca durum, bırakıp gidilme korkusu yüzünden borderline kişilik bozukluğudur.



Yorum Gönder

© Copyright 2019 Uzm. Klinik Psikolog Cansu Ertan - Bireysel terapi,Çift ve Yetişkin terapisi,Çocuk-ergen terapisi

Form WhatsApp

This order requires the WhatsApp application.

Order now